27 Haziran 2012 Çarşamba

Toprak Kokusu

Yağmur;
Sevmesini o kadar iyi bilir ki,
Seçme şansı olmaz yeryüzünün.
Tutulur, ıslanır.
Yağmur,
O ıslandıkça, biraz daha ıslatır,
Biraz daha vurur tokadını bellenmemiş,
Gün görmemiş kıraç topraklara.
Taşkın olur,
Sel olur ardından.
Âmâ olur, piç olur.

Piç olur çünkü, sadece ıslandığı zaman güzeldir toprak.
Ve ıslatmayı, yağmayı bildiği zaman sever gökyüzü.

Kaldı ki yağmurdan başkası da sevemez toprağı.
Geri kalan her şey aldanış ve tekerrürden ibarettir.

Ya piç olur aşk ya da helal kısacası.

16 Haziran 2012 Cumartesi

Karanlığın Sessizliğindeki 'Sen'

Sanma ki sessizliğe benzer
Karanlık..

Karanlık kör bir adamın varlığıdır.
Sessizlikse gölgesinden bihaber bir insan..

Denk düşer birbirlerine..
Ama eşit değildir renkleri.

En iyi sen görürsün ama kör bir adam 
En iyi anlayandır, işin ehlidir hatta..

Sessizliğe yaftalanmış karanlık sözcüğü
Kifayeti hayata atar aslında...

Adı sanı belli olmayan bir kaderin
Yorumsuz eseridir hayat..

Toprağın doğurduğu nimetlerin 
Amacıdır asıl olan kader..

Boyunsuz bir insanın kaderi
Ne kadar ince olabilir kıldan..

Hepsi saçmalık!

Gördüğün herşey "sen",
Senin olan herşey karanlıktır aslında...

15 Haziran 2012 Cuma

Herkesten Bir Tutam

Tepsi sanılan bir dünya
Boynuz üzerindeymiş meğerse
Akıllar..
Kenarları olmayan yeryüzünde
Herkeste bir inattır gidiyor
"Köşeyi dönücem" hevesi..
Cebinde İETT'ye binecek
Parası olmadığı halde
Sırf birini sevdi diye
Fizana gitmek zor olsa gerek..

Bele koyulan silah mıdır delikanlı olan
Yoksa namlu ucundaki duman mıdır tekzip?
Sürekli spazm geçiren bir kalbi
Yarine vermek kötülük olur herhalde
O kadar tembeliz ki şu hayatta
Bebekken zorlamışlar alayımızı
Lazımlık kıçımızdan inmez
Yaptığımızın üzerine oturmak adet olmuş şu aralar..

Biraz deliyiz, biraz tembel, biraz da aşık!