27 Eylül 2012 Perşembe

Sen, Sana Yakışanı Yap

Hadi öksür beni.
Beni terle,
Beni yak son sigaranda.
Zincirle klişelerini tüm muammalarıma.
Saygı duy esen rüzgara ve sonra
Sana yakışanı yap,
Söv arkasından.
Korkularımla başa çık.
Alt et olağan gücünle kasvetimi.
Ama sen,
Sana yakışanı yap.
Dökme kanını, seyreyle olanı.
Başa sar beni.
İlk cümlemi duy ve kır at namelerimi.
Anla beni.
Dibine vur çığlıklarımın,
Boğul orada.

Ve 

Sen, sana yakışanı yap. Siktir olup git hayatımdan.

16 Eylül 2012 Pazar

Nasıl Sevilir Ki Rüzgar?


Getirdikleri belli değil ki, götürüsü belli olsun?!
Belki  ihaneti getiriyor kucağında,
Belki de sadakatin dibinden gelen sulhu.
...
Belki sadakatin dibine götürecek beni, aşk harbinin ortasına,
Belki de ihanetin kucağına verecek kokumu, hunharca katledilen ruhumla..

İhtimallere mahal vermiyor yüreğim.
Gitmek varsa işin içinde.
Eksik kalsın sadakati de.

Pek nadirdir hoşlantım rüzgara.
Yağmurla kol kola geldiğinde o da!

Çünkü yüzüme vurmakta gerçeğiyle, sadakatiyle. 

13 Eylül 2012 Perşembe

Bir Kadın



Bir kadın,
Susatabilir,
Koşturabilir,
Aşık olabilir,
Gecelerini maviye boyayabilir,
Kör edebilir,
Karakterini zedeleyebilir,
Söndürebilir bile.
Saygı duyabilir,
Geçmişini sıyırabilir,
Çocuk olabilir,
Yara olabilir,
Merhem olabilir,
Sigara olabilir mesela,
Külü olabilir birde.
Dumanı olabilir,
Son kadehin olabilir.
Çığlık olabilir,
Türkü olabilir,
En acısından okkalı bir kahve olabilir.
Katil olabilir,
Kanın olabilir,
Tanrın olabilir,
Karanlık olabilir,
Lâl kesilebilir.
En nihai sonuç
Bir kadın,
Öldürebilir.

Ve bir kadın, severse şayet,
Bir kibritle, İstanbul’u bile yakabilir.

11/09/2012
00:40